İmam Şafii'nin Bırak Zaman Ne Dilerse Onu Yapsın Adlı Şiiri ve Türkçe Çevirisi

Birazdan okuyacağınız beyitler; hicri 150 (m. 767) doğumlu ve dört büyük imamdan biri olan Şafii’ye aittir. İmam Şâfiî (الإمَامُ الشَّافِعِي), fıkıh bilgisinin yanı sıra dil ve edebiyat yönüyle de öne çıkmıştır. Alimler, Şâfii’nin edebiyat ve dil hususunda çok bilgili olduğunu dile getirmiş ve Arapçanın bir dil olarak nasıl doğru konuşulacağını öğrenmek için onun sözlerine müracaat edilebileceğini söylemişlerdir. İmam Şâfiî, bir divan yazmamış olsa da yer yer söylediği şiirler ve sözler daha sonra başkaları tarafından “Divânu’ş-Şâfiî” adı altında kitap haline getirilmiştir. Bizim burada size sunuyor olduğumuz beyitlerde ise korku, endişe, utanç, cimrilik gibi duygular üzerinden kader, zaman ve ölüm hakkında öğütlerde bulunuyor. Şairimiz olayları kolay kelimelerle sade bir anlatım tarzıyla ifade etmiş. Zevkle okumanız dileğiyle…

https://www.youtube.com/watch?v=UcWv_sykymk

Önce Şiir

دَعِ الْأَيَّامَ تَفْعَلُ مَا تَشَاءُ

Bırak Zaman Ne Dilerse Onu Yapsın

دَعِ الْأَيَّامَ تَفْعَلُ مَا تَشَاءُ

وَطِبْ نَفْساً إِذَا حَكَمَ الْقَضَاءُ

Bırak, zaman ne dilerse onu yapsın

Kaderin hükmüne karşı gönlün rahat olsun

وَلَا تَجْزَعْ لِحَادِثَةِ اللَّيَالِي

فَمَا لِحَوَادِثِ الدُّنْيَا بَقَاءُ

Sabır göster cereyan eden olaylara

Dünya olayları kalıcı değil ki

وَكُنْ رَجُلاً عَلَى الْأَهْوَالِ جَلْداً

وَشِيمَتُكَ السَّمَاحَةُ وَالْوَفَاءُ

Sıkıntılara sağlam bir adam gibi diren

Vefa ve hoşgörü olsun senin hasletin

وَإِنْ كَثُرَتْ عُيُوبُكَ فِي الْبَرَايَا

 وَسَرَّكَ أَنْ يَكُونَ لَهَا غِطَاءُ

İnsanlar arasında birçok eksiğinle nam salmışken

Bir örtü gelse de şunları saklasa demişsen

تَسَتَّرْ بِالسَّخَاءِ فَكُلُّ عَيْبٍ

يُغَطِّيهِ -كَمَا قِيلَ- السَّخَاءُ

Cömertliği kuşan, zira her ayıbı

Öyle derler ki cömertlik örtermiş

وَلَا تُرِ لِلْأَعَادِي قَطُّ ذُلًّا

فَإِنَّ شَمَاتَةَ الأَعْدَا بَلَاءُ

Sakın düşmanlara karşı ezik gözükme

Zira düşmanın alaylı bakışları başa beladır

وَلَا تَرْجُ السَّمَاحَةَ مِن بَخِيلٍ

فَمَا فِي النَّارِ لِلظَّمْآنِ مَاءُ

Cimriden de cömertlik bekleme

Zira susayana su yoktur ateşte

وَرِزقُكَ لَيْسَ يُنقِصُهُ التَّأَنِّي

وَلَيْسَ يَزِيدُ فِي الرِّزْقِ الْعَنَاءُ

İşleri ağırdan alsan da rızkın azalmaz

Kendini zorlasan dahi rızkın artmaz

وَلَا حُزْنٌ يَدُومُ وَلَا سُرُورٌ

وَلَا بُؤسٌ عَلَيْكَ وَلَا رَخَاءُ

Ne üzüntü daimdir ne sevinç

Ne sefalet kalıcı sende ne de selamet...

إِذَا مَا كُنْتَ ذَا قَلْبٍ قَنُوعٍ

فَأَنْتَ وَمَالِكُ الدُّنْيَا سَوَاءُ

Eğer kanaatkarlık varsa sende

Fark yoktur cihanın sultanı ile aranda

 وَمَنْ نَزَلَتْ بِسَاحَتِهِ الْمَنَايَا

فَلَا أَرْضٌ تَقِيهِ وَلَا سَمَاءُ

Ecel kapıya dayandığı anda

Gök dahil sığınamazsın hiçbir yere

وَأَرْضُ اللهِ وَاسِعَةٌ وَلَكِنْ

إِذَا نَزَلَ الْقَضَا ضَاقَ الْفَضَاءُ

Zira Allah’ın arzı geniş olsa da

Kaderin hükmü karşısında kainat dar gelir

دَعِ الْأَيَّامَ تَغْدِرُ كُلَّ حِينٍ

فَمَا يُغْنِي عَنِ الْمَوتِ الدَّوَاءُ

Bırak zaman yapsın hinliğini her vakit

Öyle ya ölüme çare bir ilaç yoktur

Şiir Notları

İmam Şâfiî Kimdir?

İmam Şâfiî'nin hayatı için içeriğimize göz atabilirsiniz: İmam Şâfii'nin Katılaşınca Kalbim ve Daralınca Yollarım Adlı Şiiri ve Türkçe Çevirisi

Çeviri Notları

  • “فَإِنَّ شَمَاتَةَ الأَعْدَا بَلَاءُ” kısmında الْأَعْدَا kelimesinin aslı ألأعْدَاء olmakla birlikte şiir zarureti sebebiyle hemze (ء) çıkarılmıştır. Aynı durum 12. beyitteki الْقَضَا kelimesi için de geçerlidir ve aslı الْقَضَاءdır.
  • Şiirimizin birçok beytinde son kısmın tenvinli bitmesi gerekirken tenvin almamış olması yine şiirlerde ses uyumunu sağlamak amacıyla yapılan yaygın bir tekniktir. Mesela ikinci beyitte فَمَا لِحَوَادِثِ الدُّنْيَا بَقَاءُ kısmının son kelimesi, nahiv kurallarına göre َبَقَاءٌ olarak bitmeliydi fakat بَقَاءُ olarak okunması tercih edilmiştir.
  • 1. Beyitin “دَعِ الْأَيَّامَ تَفْعَلُ مَا تَشَاءُ” cümlesindeki الْأَيَّام kelimesi “günler” anlamına gelmesine rağmen şiirin akışında bunun “zaman” olarak çevirilmesi şairin kastettiği manayı Türkçede daha iyi ifade etmektedir.
  • 2. Beyitteki “وَلَا تَجْزَعْ لِحَادِثَةِ اللَّيَالِي / فَمَا لِحَوَادِثِ الدُّنْيَا بَقَاءُ” kısmının birinci cümlesindeki حَادِثَة sözcüğü “olay, kaza, musibet vb.” anlamlarına gelmektedir. İkinci cümledeki حَوَادِث kelimesi ise aynı kelimenin çoğul halidir. Biz bu kelimeyi “olay” olarak anlayarak “sabır göster cereyan eden olaylara” şeklinde çevirdik.
  • Bildiğiniz üzere Arapçada şart edatları, kendisinden sonra gelen isim ve cevap olmak üzere iki öge barındırırlar. Şiirin gidişatından yola çıkarak 4. beyitteki إِنْ şart edatının cevabı, 5. beyitteki تَسَتَّرْ fiilidir. Çevirimizi buna göre yaptık. 
  • 6. Beyitin “فَإِنَّ شَمَاتَةَ الأَعْدَا بَلَاءُ” cümlesindeki شَمَاتَة kelimesi, “Düşmanın başına gelen kötü bir olaya sevinmek” anlamına gelmektedir. Biz bu kelimeyi “alaylı bakışlar” olarak çevirdik.
  • 10. Beyitin “إِذَا مَا كُنْتَ ذَا قَلْبٍ قَنُوعٍ” cümlesindeki مَا, zaid mâ(مَا الزَّائِدَة)dır. Yani olumsuz değil bilakis olumlu bir manası vardır. Şiirin akışından anlaşıldığı üzere buradaki anlamı olumludur ve bizde buna göre çevirdik.
  • 13. Beyitin “دَعِ الْأَيَّامَ تَغْدِرُ كُلَّ حِينٍ” cümlesindeki تَغْدِر fiili arkadan “vefasızlık yapmak, gafil avlanmak” gibi anlamları vardır. Biz bu kısımda “yapsın hinliğini” olarak çevirdik.

Yeni Kelimeleri Yoklayalım

Kaynaklar

Şiir için:

Hâşîmî, A. (1937). Cevâhiru’l-edeb fî Edebîyyâti ve İnşâi Luğati’l-Arab. Kahire: Matbaatu’n-Nizâm, 472.

Selim, M. İ. (t.y.). Dîvanu'l-İmâmi'ş-Şafiî'l-musemma el-Cevheru'n-nefîs fi Şiiri'l-İmam Muhammed bin İdrîs. Kahire: Mektebetu İbni Sina, 10.

Giriş Yazısı Kaynakları:

Hafâcî M. A. (1985). Divânu'ş-Şafiî. Kahire: Mektebetu'l-kulliyyati'l-Ezheriyye, 3.

Aybakan, B. (2010). Şâfiî – TDV İslâm Ansiklopedisi, 38, 223-231.

Kapak Görseli:

Claude Monet / Water Lilies (1907)

Önceki
Önceki

Ferezdak’ın Hapsedilmesine Sebep Olan Kaside: Zeynelabidin’e Övgü ve Türkçe Çevirisi [1/2]

Sonraki
Sonraki

Seyyid Kutub'un Ruhun Tesellileri Adlı Eserinden Pasajlar ve Türkçe Çevirileri